’Koskoca’’ sıfatının bile kendini fukara hissetmesine yol açacak kadar geniş, ucu bucağı olmayan evrenin bir parçası olarak bizler var isek, başka medeniyetler veya Uzaylılar neden olmasın? Bunca olasılığın sadece şu küçük gezegendeki canlıların ortaya çıkmasına neden olması çok düşük bir ihtimal. Yani illa ki başka medeniyetler, ‘’uzaylılar’’ olmalı. Peki ama neredeler?
Uzayda yaşamın varlığına dair olasılıkların çok yüksek olması fakat bunu doğrulayacak hiçbir kanıtın bulunmaması bir paradoks, adı da Fermi Paradoksu, çünkü Fermi adında bir bilim insanı bu paradoksu ilk dile getiren kişi olmuş. Demiş ki; ‘’Evren, içinde bulunduğumuz güneş sisteminden çok çok daha yaşlı. İnsanlık, dünya üzerinde geçirdiği zamanda teknoloji, bilim gibi birçok konuda bayağı bir yol almış.
Tüm bunlar göz önüne alındığında, başka medeniyetlerin de var olma ihtimali çok yüksek, hatta bu medeniyetlerin uzayda çoktan koloniler kurmuş olması gerekirdi. Peki herkes nerede?
Fermi Paradoksu hala geçerliliğini koruyor, fakat konuyla ilgili çok ilginç tahminler de yok değil. İşte bu tahminlerden birkaç tanesi:
Hayvanat Bahçesi Hipotezi: Bu görüş, ‘’Peki ya uzaylılar bizimle iletişime geçebilecekleri halde geçmek istemiyorlarsa?’’ sorusuna cevap niteliği taşıyor.
Peki öyleyse, neden istemesinler?
Belki de bizden çok daha gelişmiş uzaylı medeniyetler var ve biz onlar için sadece bir deney sahası veya tıpkı hayvanat bahçesindeki hayvanlar gibi bakıp eğlendikleri canlılarız. Belki de birbirine yakın teknolojik, bilimsel ve bilinçsel gelişime sahip birçok medeniyet, bizimle iletişim kurmuyor fakat uzaktan bizi izliyor. (Eğer böyleyse çok ayıp ediyorlar.)
Simülasyon Hipotezi: Bu görüşe göre; bizi kimse ziyaret etmiyor çünkü bizler üstün bir medeniyet tarafından üretildik ve bir bilgisayar simülasyonu içinde yaşıyoruz. Son yıllarda fizikçilerin yaptığı birçok araştırma da bu olasılığı kuvvetlendiriyor. Doğruysa bile ortaya çıkacağı zamana biz yetişemeyiz.
Uzaylıların gönderdiği işaretleri algılayamıyoruz: Belki de uzaylılar bize birçok işaret gönderdiler fakat biz bu işaretleri okuyabilecek düzeyde değiliz, bu sebeple de iletişim kuramıyoruz.
Aynı zaman dilimine denk gelememiş olabiliriz: Evrenin yaşıyla insanlığın yaşı karşılaştırıldığında, uzaydaki varlığımız bir saniye bile etmiyor, belki de bu kısa zaman diliminde başka medeniyetlerle denkleşemedik. Olamaz mı? Olabilir.
Ben uzaylıların bizi ziyaret etmeme nedenlerinden çok, bir gün gezegenimize gelirlerse bizler onları nasıl misafir edeceğiz, onu merak ediyorum. Kafamda oluşan türlü absürt görüntü beni tedirgin ediyor. Bence gelmesinler.
Neden olmaz arşivinden, Hilal Güler kaleminden..