Kızıl, çilli, beyaz tenli nadir ve özel dostlarımız bilimsel anlamda neden bu kadar “özel” hiç düşündünüz mü?
Yazıya hızlıca göz attığınızda, güzellikten ziyade kendi kızıl arkadaşlarınızı düşünüp “hakikaten böyleydi onda da” diyebileceğiniz özellikle olduğunu düşünüp sizlerle paylaşmak istedik. Siz de yorumlarınızla ek özelliklerden bahsedebilir, bizlere katılabilirsiniz. Keyifli seyirler.
MC1R geni deri ve saç rengini belirleyici özellik taşır. Aktif veya pasif olmasına göre vücut daha fazla/az lemanin üretir ve kızıl tonlarına yönlendirir. Ek olarak çil oluşumunu da tetikler.
Açık tenli olmaları sebebiyle çok daha hassas bir özellikleri vardır. Kolayca güneş yanığı olabilirler ve daha fazla güneş ışığı absorbe eder, daha fazla D vitamini üretebilirler.
İstatistiksel olarak değerlendirildiğinde kızıl erkeklerin çok daha az prostat kanserine yakalandığı net bir şekilde biliniyor. Çalışmadaki erkeklerin sadece %5’i kadar cuzzi oranda.
Arılar maalesef kızıl dostlarımızı daha fazla sokuyorlar. Ne yazık ki renkleri daha saldırgan bir uyarıcı olarak algılandığından, arılar ile pek iyi anlaşamıyorlar.
Kızıl dostlarımızın bir laneti de ağrı eşiklerinin oldukça düşük olmasıdır. Öte yandan genetik olarak normal bir bireyden daha fazla anestezi almaları gerekir.
Belki hayır daha fazla diyebilirsiniz ancak kızıl dostlarımızın sadece saçları daha kalındır. Sayı olarak ise 90.000 civarındadır. Bu rakam esmerlerde 110.000, sarışınlarda 150.000!
Hemen hemen kızıl olmak gibi, genetik olarak çekinik bir şekilde kalıtılan “solaklık” davranışına daha yatkınlardır.
Genetik bela rolündeki MC1R geni, aynı zamanda sıcaklık dedektörü olarak rol alır. Bu yüzden ne kadar kızıl ise, soğuğa karşı birey o kadar fazla hassastır.
Anestezi ve ağrıya karşı aşırı hassasiyet sebebiyle sıradan bir bireye göre dişçi koltuğundan çok daha fazla korkarlar.
Olumlu/olumsuz bir çok özellikleri olmasına rağmen sayıları oldukça azdır. Nadir bir genetik hazine olmakla birlikte toplam popülasyonun %1-2 gibi bir kısmını (yaklaşık 70-140 milyon kişi) oluştururlar.