Günlük yaşamımızda, yoğun işlerden geriye kalan en büyük etki ter kokusudur. Direkt olarak vücuda uygulanan bu kokular, kozmetik ürünler arasında oldukça ön plandadır.
Peki, deodorant kullanımı ile medyana gelen olumsuzluklar nelerdir?
Meme kanserine etkisi: Uzun yıllar boyunca kullanılan deodorantlar, zamanla kadınlarda çeşitli rahatsızlıkların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bunların başında kanser yer alıyor. Meme kanseri, kadınlarda uzun zaman deodorant kullanmanın sebep olduğu etkenlerden biridir. Kısacası, kullanımında aşırıya kaçmamak ve gerekli miktarları aşmamak gerekir.
Deri hastalıkları riski: Terli vücuda sıkılan bu ürünler bazı kişilerde çeşitli deri hastalıklarına sebep olabiliyor. Özellikle mantar, deodorant kaynaklı oluşan deri hastalıklarının başında gelmektedir. Bu yüzden terliyken deodorant kullanılmamasında yarar vardır. Kullanılması gerekiyorsa, kıyafetlerin üzerine sıkılmalıdır. Özellikle ciltleri daha hassas olan kişilerin deodorantlardan daha fazla etkilendiğini söyleyebiliriz.
Astım hastalarına etkisi: Astım, çağımızın yaygın olarak görülen hastalıklarından biridir. Özellikle küçük yaştaki çocuklarda astım vakalarına sıklıkla karşılaşılabiliyor. Astım hastalarının deodorant kullanmaları oldukça tehlikelidir. Hatta astım hastalarının deodorant sıkılmış olan bir ortamda olmaları, hastaların nefes darlığı çekmelerine ve ani gelişen astım krizlerine yol açabilir. Özellikle küçük yaştaki çocuklarda bu durum çok daha belirgin etkiler göstermekte ve daha ciddi durumların ortaya çıkmasına sebep olabilir.
Cilt kanserine etkisi: Bu ürünleri sıktıktan sonra güneşe çıkmak önemli cilt problemlerine neden olabilir. Çünkü; deodorant, güneş ışınları ile birleştiği zaman cilt üzerinde çeşitli alerjilere ve kızarıklara yol açıyor. Tüm bu etkenler de cilt kanserine yakalanma ihtimalini artırıyor.
Deodorantların zararlı etkileri, sadece bireylerle sınırlı değildir. Dünyamıza, yani doğamıza da ciddi zararları vardır.
Deodorantlar, içlerinde bulunan Klor (Cl) nedeniyle ozon tabakasını çözüyorlar.
Deodorantların içeriğinde bulunan CFC gazı (Kloroflorokarbon) parçalanmıyor. Karşısına çıkan diğer moleküller ile birleşmeden atmosferde yükselebiliyor. Bozulmadan ozon tabakasına kadar çıkabildiği için de burada ozon moleküllerini parçalıyor.
Peki bu CFC nedir? Haydi onu da öğrenelim:
Kloroflorokarbon, Halokarbon Gazları sınıfına giren bir gazdır. O halde; daha genel kapsamda öğrenmemizde fayda var.
Halokarbon Gazları: Bu gazlar, parfüm sanayindeki spreylerde ve soğutucularda kullanılarak atmosfere salınmaktadır. Atmosferin ozon tabakasındaki O3’ü, oksijene (O2) ve türevlerine dönüştürerek, ozon tabakasının incelmesine sebep olur. Böylece; Güneş’ten gelen ultraviyole ışınlarının (UV) büyük bir kısmını tutan ozon tabakası inceldiğinden, gereğinden daha fazla ultraviyole ışını Dünya’ya gelerek, canlılarda çeşitli zararlara ve yeryüzünde ısınmaya neden olmaktadırlar. Bu gazlar aynı zamanda, atmosfere yansıyan güneş ışınlarını tutarak da küresel ısınmaya neden olan gazlardır.
NOT: Küresel ısınmaya neden olan diğer maddeleri ve bu maddelerin salınmasına neden olan diğer sebepleri merak edenler ve daha detaylı bilgi almak isteyenler, bu makaleden okuyabilirler.